Temel Fark: ESL, İkinci Dil olarak İngilizce'nin kısaltmasıdır, oysa EFL, Yabancı Dil olarak İngilizce'yi ifade eder. Bunlar İngilizce öğrenmenin iki farklı yaklaşımıdır. ESL, İngilizcenin resmi veya baskın bir dil olduğu bir ülkede çok dilli gruplarda İngilizce öğretimi bağlamında, EFL ise kendi ülkelerinde tek dilli gruplarda İngilizce öğretimi bağlamında kullanılır.
ESL (İkinci Dil olarak İngilizce) ve EFL (Yabancı Dil olarak İngilizce), İngilizce eğilme veya öğretme ile ilgili iki farklı yaklaşımdır. İngilizce konuşulan bir ülkede, anadili olmayanlar tarafından İngilizce'nin öğrenileceği bir yerde, ESL yaklaşımı benimsenmiştir. İngilizce öğrenmek çok önemlidir, çünkü İngilizce, kişinin ikamet ettiği yerin baskın veya resmi bir dilidir ve İngilizce'yi doğru şekilde bilmeden kişi günlük aktivitelerde bile sorunlarla karşılaşabilir.
EFL, İngilizce’nin baskın ya da resmi bir dil olmadığı, kendi ülkelerinde yaşayan insanlar için tasarlanmış başka bir yaklaşımdır. İngilizce yabancı dil olarak kabul edilir ve bu nedenle, insanlar İngilizce öğrenmekle ilgilenebilir veya olmayabilir. İngilizce öğrenmek bu insanlar için çok önemli değil, çünkü İngilizce o yerin baskın bir dili değil.
EFL pratik yönü üzerinde odaklanmak zorundadır, böylece öğrenciler onu etkili bir şekilde kullanabilir. EFL, EFL öğrencileri için önemli bir sorun olmadığı için bu özgürlüğün tadını çıkarabilir. ESL öğretimi, gramer yerine, İçerik ve Dil Bütünleşik öğrenmeye odaklanır. ESL öğrencileri, yerliler kadar akıcı olabilmeleri için İngilizce öğrenmek isterler. EFL daha evrensel olarak kabul gören bir terimdir. Öte yandan, ESL'in tanımı, bazıları bazılarının üçüncü, dördüncü ve hatta beşinci dil olduğunu iddia ettiği için tartışılmaktadır.
Bu argümanlardan dolayı, Yeni Zelanda ve İrlanda gibi birçok ülke, ESL yerine Ek Dil Olarak EAL İngilizce Dilini veya Başka Dilleri Konuşanlar için İngilizce dilini kullanır.
ESL ve EFL arasındaki karşılaştırma:
ESL | EFL | |
Tam form | İkinci bir dil olarak İngilizce | Yabancı Dil Olarak İngilizce |
Tanım | İngilizcenin resmi veya baskın dil olduğu bir ülkede çok dilli gruplarda İngilizce öğretimi | EFL, kendi ülkelerindeki tek dilli gruplarda İngilizce öğretimi bağlamında kullanılır. |
Önem | Hayatta kalmak değilse, en azından başarı | Hayatta kalmak veya başarı için önemli değil |
Örnek (ülkeye göre) | Avustralya, Londra’da İngilizce okuyan Çinli bir kişi. | Kolombiya, Tayland |
Saatler | Bir ESL yağsız, genellikle EFL öğrenenlerine göre daha fazla saat İngilizce eğitimi ve uygulaması gerektirir. | Bir EFL yağsız, genellikle daha az saat İngilizce eğitimi ve uygulaması gerektirir. |
yaklaşım | İşlev tabanlı | Kavrama dayalı |