Anahtar Fark: Dilbilimde aksan, çoğunlukla belirli kelimelerin veya cümlelerin telaffuzuna bağlıdır. Bir vurgu, farklı insanların kelimeleri birbirlerinden farklı şekilde telaffuz etme biçimidir. Bir lehçe, sadece telaffuzda değil dilin kendisinde bir varyasyondur. Ağız, ana dilden türetilmiş bir dil türüdür.
Aksan ve lehçe, dilbilimde sıkça duyulan iki farklı kelimedir. Bu iki kelime, bir dilin konuşulmasının belli bir yolunu ifade eder ve sıklıkla kafaları karışır; ancak her iki kelimenin de farklı anlamları vardır. Aksanlar genellikle bir lehçenin alt kümesi olarak kabul edilir ve uluslararası İş Süreçleri Dış Kaynak Kullanımı (BPO) şirketlerindeki artıştan dolayı popülerlik kazanmaktadır. Dış kaynak kullanımı nedeniyle, birçok insan bu tür yerlerde çalışmak için Amerikan aksanı olan insanları arar.
Amerikan, İngiliz veya Avustralya gibi bazı aksanlar öne çıksa da, neredeyse herkes belirli bir aksanla konuşur ve aksanlar kişiden kişiye değişir. Aksan, bazı ünlüleri ve ünsüzleri vurgulamak ya da vurgulamak gibi bir şey olduğundan, hemen hemen her birinin başka bir kişiden farklı bir aksanı vardır. Aksanlar, çocukların kelimeleri konuşmayı ve telaffuz etmeyi öğrenmesiyle gelişir. İnsanlar dünyanın farklı yerlerine yayıldıkça, aynı dili farklı şekillerde konuşmak farklı vurgular oluşturur. Aksanlar ayrıca İspanyolca, Fransızca, vb. Gibi dillerde belirli kelimelere yerleştirilmiş olan küçük aksan işaretlere de atıfta bulunur. Bu işaretler kelimenin telaffuzunu değiştirir ve insanların kelimeyi söylerken fazladan strese girmelerini sağlar.
Bir lehçe, sadece telaffuzda değil dilin kendisinde bir varyasyondur. Ağız, ana dilden türetilmiş bir dil türüdür. Örneğin, Sanskritçe ana dil, Hintçe, Marathi ve Gucerat dili, o dilin lehçeleri olarak kabul edilir. Orijinal dilden sapan dile atıfta bulunmak için kullanılır. İkinci dil gramer, telaffuz, kelime bilgisi vb. Bakımından farklılık gösterir. Bazı durumlarda, iki dilin bir karışımı da Spanglish gibi bir lehçe olarak kabul edilir. İspanyolca ve İngilizce lehçesi olarak kabul edilir.
Bazen lehçeler, belirli bir yerde veya bölgede konuşulan bölgesel dilleri ifade etmek için kullanılır. Dilbilimciler, lehçelerin çoğunlukla ana dilden ödünç alındıkları için doğada bir dereceye kadar saf olmadıklarına inanmaktadır. Ağızları ayrıca jargon, argo, patois, pidgins ve argümanlar gibi diğer konuşma çeşitlerini de içerir. Bir lehçeyi belirli bir dilden ayırt etmek için belirlenmiş bir standart yoktur ve çoğu durumda dilbilimciler lehçeleri dil olarak adlandırır ve ikisi arasında bir fark olmadığını iddia eder. Ağız terimi, "söylem" anlamına gelen eski Yunanca 'diálektos' kelimesinden türemiştir.